Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 2.’si düzenlenen ‘Uluslararası Mersin Edebiyat Festivali’, üçüncü günde de dolu dolu geçti. Birbirinden değerli yazarları, edebiyatseverlerle buluşturan Büyükşehir, festivalin 3. gününde de hem yazarlardan hem de edebiyatseverlerden tam not aldı.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından, bu yıl ‘Yenileşmeler’ temasıyla organize edilen festivalde Türkiye’nin yanı sıra Fransa’nın da birbirinden değerli yazarları ağırlanıyor. 11 Ocak tarihinde başlayan ve 4 gün boyunca devam edecek festival edebiyatseverlerden yoğun ilgi görüyor.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı’nda 3. güne start veren ‘2. Uluslararası Mersin Edebiyat Festivali’ gün boyu yapılan söyleşiler, atölyeler ve paneller hız kesmeden devam etti. Yazar Behiç Ak, Leyla Ruhan Okyay ve Murat Gülsoy’un atölyeleriyle başlayan festival; birbirinden değerli konukların panelleri, Yazar Alper Canıgüz, Asuman Susam, Murat Gülsoy ve Tuğrul Keskin ile Ahmet Telli söyleşisi ile tamamlandı.
Okyay: “Olağanüstü güzel ve başarılı bir organizasyondu”
Kentlerde edebiyat festivallerinin düzenlenmesinin ve belediyelerce desteklenmesinin çok sevindirici olduğunun altını çizen çocuk kitapları yazarı Leyla Ruhan Okyay, organizasyondan da çok memnun kaldığını söyledi. Çocukların yoğun ilgisiyle karşılaştığının altını çizen Okyay, “Çok ayrıntıya girip kurgusunun özelliklerinden söz eden, yani edebiyata dair bir takım ayrıntıları fark etmiş, çok iyi bir okuma yapmış çocuklar vardı. Çok güzel bir söyleşi oldu. Karşılıklı mutlu olduk. Çok başarılı, çok iyi olacak, daha da iyi olacak mutlaka” dedi. Bu tarz etkinliklerin artması çağrısında bulunan Okyay, “Mümkün olduğu kadar çok kişinin izlemesi bence çok şey katacaktır. Sanatla iç içe olan bir toplum her zaman iyi şeyler üretir. Olağanüstü güzel ve başarılı bir organizasyondu çok memnunum” diye konuştu.
Gülsoy: “Umarım bu festival devam eder”
Kendisini uluslararası iyi bir organizasyonun içinde bulduğunu kaydeden Yazar Murat Gülsoy “Fransız yazarlar şiirlerini okuyorlardı, bazılarını tanımıyordum, tanışmış oldum” dedi. Atölyenin çok iyi geçtiğini değinen Gülsoy, “Bu festivaller çok önemli. Her şeyin belli merkezlerde toplanmasındansa farklı, farklı şehirlerde farklı temalarda çalışılmış, buradaki gibi iyi düzenlenmiş olması çok önemli. Okur niteliğini çok etkiliyor hem de yazarların birbirleriyle temasını da arttırıyor. Umarım devam eder” diyerek, emeği geçen herkese teşekkür etti.
Ak: “Bu tarz festivallere katılan genç ileride yazar olmayı düşünebilir, hatta büyük bir yazar da olabilir”
Çocukların kitaplarını okuyup gelmesinden çok etkilendiğini söyleyen Yazar Behiç Ak, belediyenin kitaplarını çocuklara ücretsiz dağıtmasından memnuniyet duyduğunu dile getirdi. Her çocuğun kitaba ulaşma imkanı olmadığının altını çizen Ak, “O yüzden beni hem gururlandırdı hem de umutlandırdı. Çocuklar için yazmak zor bir şey. Çünkü çocukların bir yazarı sevmesi çok kolay değil. Çünkü okumakla kurulan ilişki çok sıkıcı olabiliyor çocuklar için. Hatta biz o çocukları yanlış değerlendirebiliyoruz, oysaki tam yazarını, okuyacağı şeyi bulamadığı için çocuklar mesafeli oluyor. O yüzden benim kitaplarımla çocukların okumayı sevip seviyor olması beni gururlandırıyor” dedi. Festivalin yoğun olduğunu belirten Ak, “Farklı sanat alanlarını konu alan festivaller yapmak çok önemli, kolay da bir şey değil, riskli. Ama belediye bunu başarmış. Halkın mutlaka bu tarz şeylere destek vermesi gerektiğini düşünüyorum. Şehrin kalitesini yükselten festivaller bunlar. Burada katılan izleyici bir genç ileride yazar olmayı düşünebilir, hatta büyük bir yazar da olabilir” sözlerine yer verdi.
Canıgüz: “Hayatı renklendirecek bir etkinlikti”
Keyifli bir festival geçirdiğini belirten Yazar Alper Canıgüz, okurun yoğun ilgisinden keyif aldığını vurguladı. Festivale katkıda bulunmaktan mutluluk duyduğunu söyleyen Canıgüz, “Hayatı renklendirecek bir etkinlikti. Edebiyat, hayatta başka hiçbir şeyle karşılık bulamayacak, kendine özgü bir tat alanıdır. Entelektüel bir keyiftir, kimse bundan kendini mahrum etmesin” ifadelerini kullandı. Festivallerin her zaman birleştirici bir gücü olduğuna değinen Canıgüz, “Bunların daha çok olması gerektiğini düşünüyorum. Sadece belediye, devlet kaynaklarıyla değil, umarım ki başka STK’lar bunlara öncülük eder. Tabi ki bunlar hem maddi hem manevi güç gerektiriyor. Bunu yapmaya çalışmak hepimiz adına toplumsal olarak zenginleştirecek, geliştirecek şeylerdir. Bunların çoğalmasını dilerim” dedi.
Susam: “İnsanın özünü tekrar onu hatırlatacak en temel şey sanat”
Mersin’de olmaktan büyük bir keyif aldığını kaydeden Şair Asuman Susam, “Kültürel karşılaşmalara çok ihtiyacımız olduğunu düşündüğüm bir dönemde Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin böyle bir ev sahipliği yapmış olması gerçekten sadece Mersin adına değil bizler için de son derece yararlı diye düşünüyorum” dedi. Denizin açıklığının insanların da açıklığına yansıdığını belirten Susam, “Belediyenizin kültür alanında çok dinamik bir işleyiş var. Katılımın da bu nedenle bu kadar dinamik olduğunu düşündürdü bana. Yerel yönetimlerin kentlerin kültürel inşaları için de sorumluluk taşıdığını düşünüyorum. Kültüre verilen değerin ülkemizde çok yüksekte olmadığını bildiğimiz bir yerde, büyük belediyelerin bu anlamdaki duyarlılıkları ve gerçekten niteliği yüksek yerlere yatırım yapmaları aslında geleceğe açılan birer kapı, dönüştürücü etkisi çok yüksek. Bugünden yarına değil, daha öte zamanlara da faydası olacak bir şey yapıyor belediyeler bu anlamda. Karşılaşmalara hepimizin çok ihtiyacı var” diye konuştu.
Sanatın dönüştürücü gücünün çok yüksek olduğunu söyleyen Susam, “Felaketler çağı gibi bir çağın içindeyiz ve toplumsal felaketlere, savaşlara kadar insanın özünü tekrar ona hatırlatacak en temel şey sanat. Bütün yerel yönetimlerin sadece festivaller değil, kültür çalıştayları, özellikle 7’den 70’e bütün sivil gruplarla dönüştürücü sanat eylemliklerinin hepsinin geleceğimiz açısından olduğunu, sis çanı olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Şair Keskin Mersin için yazı kaleme alacağını müjdeledi
Mersin’in aydın kentlerden birisi olduğunu belirten Şair Tuğrul Keskin, “Bir dönem karanlık yönetmiş olsa da aydın insanların eline geçmesi aydın kentlerimizden birine dönüştürdü. Aslında bu tür etkinlikleri kitlesel karşılığı olmaz. Katılım açısından sönük geçer, burası umduğumdan daha başarılı geçti” diye konuştu. Seyircinin aktif bir katılım sağladığını söyleyen Keskin, “Festival kendisini gerçekleştirmiş oluyor böylece. Bir arada sanat ruhuyla durmanın insanı sağlatıcı bir yanı var, onaran bir yanı var. Çünkü gerçeklikten kopmak biraz da sanat. O bağlamda belki acıları sarar, oradaki yaralarımızı tımar eder” diyerek, dönüşte Mersin ile ilgili bir yazı da kaleme alacağını müjdeledi.
Haberin görüntüsünü indirmek için tıklayınız.
23 Kasım 2024 09:32